Depresyon semptomları herkeste farklılıklar gösterse de en sık rastlanan belirtileri haftalar ya da aylarca neredeyse her gün devam eden üzgün, kaygılı ya da “boş” ruh hali, ümitsizlik, karamsarlık olarak sıralanabilir. Depresyon, kişilerde çoğunlukla suçluluk, değersiz hissetme, çaresizlik gibi duyguları da beraberinde getirir.
Depresyondaki kişiler normalde severek yaptıkları aktivitelerden zevk alamadıklarını, giyinmek, yemek yemek gibi günlük ve zorunlu ihtiyaçlarını gidermek için bile kendilerinde güç bulamadıklarını ifade ederler. Çoğunlukla aile ve yakınlar da kişideki bu değişimi fark ederler ama nasıl yardım edeceklerini bilemezler.
Özellikle majör depresyonda hiçbir tedavi uygulanmaması ciddi problemlere neden olabilir. Tedavi edilmeyen depresyon alkol, uyuşturucu bağımlılığı gibi yaşamı tehdit edebilecek durumlara yol açabilir. Kişilerin çevreleriyle olan ilişkilerini zayıflatmaktadır.
Majör depresyon olarak da bilinen klinik depresyon kişilerin beden, düşünce ve duygu durumunu bütünleşik olarak etkileyen ciddi bir rahatsızlıktır. Depresyondaki bireyler için içinde bulundukları durumdan bir anda çıkabilmek mümkün değildir.
Depresyon birçok farklı türde kendisini gösterebildiği gibi en çok rastlanan türleri iki ana kategoride toplanır; majör depresif bozukluk ve distimik bozukluk. Depresyon şiddet derecesine göre hafif, orta şiddetli ve ağır depresyon olarak ayrılır. Yaşanılan depresyon türünün doğru tespit edilmesi tedavi sürecinin doğru sürdürülebilmesi için büyük önem taşır.
Depresyon Belirtileri
Her ne kadar günlük hayatımızda moralimiz bozulduğunda ya da canımızı sıkan bir durum ile karşılaştığımızda hemen “depresyondayım” desek de depresyon, belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilen, psikolojik, biyolojik ve sosyal faktörlerin birleşiminden oluşan son derece karmaşık bir duygu durum bozukluğudur. Depresyon belirtileri bireyler arasında farklılık gösterebileceği gibi en sık karşılaşılan karakteristik özellikleri aşağıdaki gibi sıralanabilir;
- Ümitsizlik, değersizlik ve çaresizlik hisleri
- Duyguları kontrol edememe
- Günlük aktivitelere duyulan ilginin azalması
- İştahta belirgin artış/azalış
- Kiloda belirgin artış/azalış
- Uyku düzeninde belirgin değişimler
- Belirgin öfke ve huzursuzluk
- Belirgin enerji kaybı
- Kendinden nefret etme, şiddetli suçluluk duygusu
- Dikkatsiz davranışlarda artış
- Odaklanmakta problem
- Nedeni belli olmayan fiziksel ağrılar
- Ağlama krizleri
Depresyondaki bazı kişiler yaşadıkları durumu “derin bir boşluk duygusu” şeklinde tanımlarken bazı bireyler ise yaşam ile bağlantıları kopmuş, boş bir duygusuzluk hali şeklinde ifade edebilirler. Özellikle erkeklerde depresyon belirtileri genellikle şiddetli öfke nöbetleri ve huzursuzluk şeklinde olabilirken kadınlarda yoğun hissizlik, yaşamdan zevk alamama şeklinde kendisini gösterebilir.
Atipik Özellikli Majör Depresif Bozukluk
Majör depresif bozukluklar kategorisinde değerlendirilen atipik depresif bozukluk kişilerde belirli davranış kalıplarıyla kendisini gösterir. Atipik depresyon yaşayan kişilerin duygu durumları dış uyaranlara göre şiddetli değişimler gösterir. Alınan iyi haberler karşısında aşırı sevinç, kötü haberlerde ise aşırı üzüntü görülebilir. Atipik depresyon genellikle ilk defa gençlik yıllarında başlar ve yetişkinlik süresince devam eder. Atipik depresyon yaşayan kişilerde genellikle aşağıdaki belirtiler görülür;
- Kiloda belirgin artış
- İştahta belirgin artış
- Yoğun uyku hali
- Kollarda ve bacaklarda ağırlaşma hissi
- Reddedilmeye karşı hassasiyet
Doğum Sonrası Depresyonu
Majör depresyon türleri arasında değerlendirilen doğum sonrası depresyonu hamilelik süresince ya da doğumu takip eden dört hafta içinde karşılaşılan bir depresyon türüdür. Doğum yapan kadınların yüzde 10-15’inde görülen doğum sonrası depresyonun neden kaynaklandığı tam olarak bilinememekle birlikte doğum sonrası depresyonu yaşayan kadınlarda genellikle şiddetli üzüntü hali, sürekli ağlama, yoğun kaygı ve umutsuzluk sıklıkla görülen belirtilerdir.
Mevsimsel Duygu Durum Bozukluğu
Mevsimsel duygu durum bozukluğu belirli mevsim dönemlerinde görülmesiyle diğer depresyon türlerinden ayrılır. Özellikle gün ışığının azaldığı kış dönemlerinde görülen mevsimsel duygu durum bozukluğu popülasyonun %1-%2’lik bölümünü etkiler ve genellikle kadınlarda ve gençlerde görülür.
Mevsimsel duygu durum bozukluğu yaşayan kişiler kış aylarında yaz aylarında oldukları hallerinden bambaşka bir görüntü sergilerler; genellikle ümitsiz, üzgün, stresli ve ilgisiz bir görüntüyle devam eden mevsimsel duygu durum bozukluğu sonbahar- kış döneminde başlayıp günlerin uzadığı ilk bahar yaz aylarına kadar devam edebilir.
Depresyon Tedavisi
Depresyonun yüksek oranda tedavi edilebilen bir rahatsızlık olduğunu gösteriyor. Günümüzde orta dereceli ve şiddetli depresyonun tedavisinde en çok tercih edilen yöntemler antidepresanlar ve psikoterapi uygulamalarıdır.
Çoğunlukla iki yöntemin birlikte uygulandığı depresyon tedavilerinde başarı oranının daha yüksek olduğu görülür. Son dönemde bu alanda gerçekleştirilen araştırmalar özellikle depresyonun daha hafif formlarında konuşma terapilerinin en etkili tedavi yöntemi olduğunu gösteriyor.
Özellikle bilişsel-davranışçı terapi uygulamaları depresyondaki kişilerin kendilerini depresyona sürükleyen düşünce tarzlarını değiştirmelerine ve pozitif biliş kalıpları oluşturmalarına yardımcı olmaları yönünden en etkili tedavi yöntemleri arasındadır.
Psikolog Burak AKKAYA
Kaynak: psikologofisi