Uykusuzluğun Psikolojik Sebepleri ve Başa Çıkma Yöntemleri

Uykusuzluğun, modern yaşamın yaygın bir sorunu olduğunu söylemek yanıltıcı olmaz. Uykusuzluk, birçok insanın günlük yaşamlarını olumsuz etkileyen bir meseledir ve sadece fiziksel nedenlerle değil, aynı zamanda psikolojik faktörlerle de derinlemesine bağlantılıdır. Bu yazı, uykusuzluğun psikolojik nedenlerini incelemek ve bu sorunu nasıl etkili bir şekilde ele alabileceğinize dair kapsamlı bir rehber sunmak amacıyla hazırlanmıştır.

Uyku bozukluğunun psikolojik veya biyolojik nedenleri olabilir. Bu yazıda psikolojik açıdan ele alacağımız uyku bozukluğu sorununun temelinde tetiklendiği duygu, durum, düşünceler hakkında bilgi verilecektir.
devamını oku

Savunma Mekanizmaları: Zihinsel Gücümüzün Gizli Kalkanları

Hayatın karmaşıklığı, duygusal dalgalanmalar ve stresle dolu anlarla dolu bir yolculuktur. İşte bu yolda, zihinsel sağlığımızı korumamıza ve duygusal dengeyi sürdürmemize yardımcı olan önemli araçlardan biri olarak “savunma mekanizmaları” ortaya çıkar. Bir nevi zihinsel kalkanlar olan bu mekanizmalar, bizi rahatsız edici düşüncelerden ve duygulardan korumaya yardımcı olurken, aynı zamanda sağlıklı bir psikolojik dengeyi sürdürme görevini üstlenirler. Peki, savunma mekanizmaları nedir ve nasıl işler? Gelerek birlikte keşfedelim.
devamını oku

Bilişsel Çarpıtmalar (Düşünce Hataları)

Düşünce, duygu ve davranış bir bütünü temsil eder ve birbirini etkiler. Her bireyin duygu ve davranışları yaşadığı olayları nasıl yorumladığıyla ilişkilidir.

Yaşanılan olayların etkileri ve ona yüklenilen anlam kişiye özeldir. Olumsuz duygular fiziksel ve düşünsel olarak kişiyi olumsuz etkiler. Moraliniz bozuk olduğunda ya da kendinizi iyi hissetmediğiniz zamanlarda çok çabuk yorulur ve kendinizi güçsüz hissedebilirsiniz. Enerjiniz azalır ve sorunlara çözüm üretmekte zorlanabilirsiniz. Karşılaştığınız sorunları bütün olarak değerlendirmek yerine olumsuz tarafına yoğunlaşarak çözüm üretme ve olumlu düşünme yetinizi kaybedebilirsiniz. Yaşadığınız durumları daha abartılı, gerçekten uzak, fazla kişiselleştiren ya da fazla genelleştiren düşünce hatalarına düşebilirsiniz.

Özellikle psikolojik rahatsızlık yaşayan ya da stres altında olan bir kişinin olayları işlevsel olmayan öngörülerle algılama ve olumsuz bir şekilde yorumlama eğilimi vardır. Olayları nasıl algıladığınız önemlidir ve duygularınıza yön verir. Bazen algılarınız dış dünyada olan biteni size çarpıtarak aktarır. Bu nedenle yaşadığınız olaya yönelik uygun olmayan duygu durumu yaşarsınız. İşte bilişsel çarpıtmalar, düşüncedeki sistematik hatalardır. Bireyin gerçeği yanlış algılamasına neden olan düşüncelerdir.

Genel olan birkaç tanesi ise şöyledir;
devamını oku

Karar Yorgunluğu

Yetişkin bir insanın bir saat içerisinde 2.000’den fazla karar aldığını biliyor muydun?

Bir karar alırken zihnin geçtiği aşamaların neler olduğunu ve ne kadar sürdüğünü biliyor musun?

Günümüz dünyasının bol seçenekli ve hızlı yaşam koşulları ile devam ediyor olması; hemen hemen çoğu insanın karşı karşıya kaldığı zihinsel bir yorgunluk çeşidi olarak yaşamımızın içine girmiş bulunmaktadır. Bu yazımda sana zihninin yaşadığı Karar Yorgunluğu’ndan bahsedeceğim. Geçmişten bugüne baktığımızda; günümüzde seçenekler arasında boğulurken hızlı bir şekilde karar vermen gereken durumlarla karşı karşıya gelmek artık yorucu olabiliyor. Karar vermen gereken bu zaman diliminde yaşadığın bu durum vakitsizlikten veya seçeneklerin fazla olmasından dolayı yoruluyor olabilirsin. Genellikle insan beyni karar vermesi gereken bir durum veya seçenekler ile karşı karşıya kaldığında süreç şu şekilde işliyor; Seçeneklerden senin için en faydalı olan veya en çok arzu duyduğun kararı almaya çalışır. Bunu yaparken sen aldığın kararı neden tercih ettiğini bilmene rağmen farkında olmayabilirsin. Çünkü her sağlıklı birey karar alırken hayalleri, hedefleri ve arzuları doğrultusunda kararlar almaya çalışır. Karşına çıkan seçeneklerin karara dönüşmesinde hayallerin, hedeflerin, sorumlulukların vb. nedenler etkili olabilir. Seçeneklerin çok olduğunun farkında olmadan zihnimizdeki yorgunluğu ve bunun karar almandaki etkisini inceleyelim.

devamını oku