Toksik Aşk: Neden Bizi Üzen Kişilere Bağlanıyoruz?

Sevgi, güven, paylaşım… Bir ilişkiden beklediğimiz temel duygular bunlarken, bazı ilişkiler tam tersine bizi tüketir, değersiz hissettirir, hatta duygusal olarak yıkar. Yine de o kişiden kopamaz, ona karşı derin bir bağ hissederiz. Mantığımız “Kaç!” diye haykırırken, kalbimiz “Kal!” demeye devam eder. İşte bu çelişki, toksik aşkın en can alıcı noktasıdır.

Hepimizin çevresinde şu cümleleri kuran biri olmuştur ya da belki bizzat kendimiz kurmuşuzdur:

 

“Bana iyi gelmiyor ama onsuz da yapamıyorum.”
“Çok üzülüyorum ama onu sevmekten vazgeçemiyorum.”
“Beni kırıyor ama değişecek diye umuyorum.”

devamını oku

Aile İçi İletişim ve Çocukların Zihinsel Sağlığı

Aile, bir çocuğun hayatındaki en temel ve kalıcı etkenlerden biridir. Çocuklar, aileleri tarafından yetiştirildikleri, sevgi gördükleri ve iletişim kurdukları bir ortamda büyürler. Bu süreç, çocukların zihinsel sağlığı, benlik saygısı ve genel duygusal refahı üzerinde derin bir etkiye sahiptir. Aile içi iletişim, çocukların yaşamları boyunca taşıyacakları temel iletişim becerilerini ve duygusal kalıpları oluşturur.

Aile içi iletişimin önemi, çocukların psikolojik gelişimi üzerinde giderek daha fazla araştırılan bir konu haline gelmiştir. Ebeveynlerin ve aile üyelerinin, çocuklarına yaklaşımı, onların kişiliklerini, duygusal dengeyi ve ilişkilerini şekillendirir. Bu nedenle, aile içi iletişimde yaşanan olumlu deneyimler, çocukların sağlıklı bir şekilde büyümelerine ve duygusal zeka becerilerini geliştirmelerine katkı sağlayabilir. Aksine, olumsuz iletişim deneyimleri, düşük özsaygı, anksiyete, depresyon gibi psikolojik sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir.

Bu makalede, aile içi iletişimin çocukların zihinsel sağlığı üzerindeki etkisini yakından inceleyeceğiz. Ayrıca, bu alandaki bilişsel davranışçı terapi ve Gottman Terapisi gibi etkili teknikleri ele alarak, ailelerin daha sağlıklı iletişim ve ilişki modelleri geliştirmelerine yardımcı olacağız.
devamını oku